E-ticarette fark yaratmanın ve satışları arttırmak için trafik yaratmanın en etkili yollarından biri olan e-posta pazarlamada yeni trend, kişiselleştirme. Yapılan son araştırmalara göre internetten alışveriş yapan kullanıcılar, standart mail reklam ve tanıtımlarına kıyasla kişiselleştirilmiş e-postalara 6 kat daha fazla ilgi duyuyor. Yani kişiye özel mailing çalışmalarında e-ticaret firmaları 6 kat daha fazla verim elde edebiliyor. Çünkü aynı araştırmaya göre kişiselleştirilmiş e-postaların tıklanma oranı %40, siteye yönlendirme oranı ise %29 daha fazla.
Kişiselleştirilmiş e-posta pazarlamanın etkisi bu kadar yüksek olmasına rağmen e-ticaret firmalarının çoğu, mailing faaliyetlerini bu doğrultuda yapmıyor. Peki, yüksek geri dönüşüm oranına rağmen her 10 markadan yalnızca 3’ünün başarılı bir şekilde yürütebildiği e-posta pazarlamasında kişiselleştirme nasıl yapılır?
Kişiselleştirilmiş E-posta Pazarlama Nasıl Yapılır?
– E-posta Hazırlarken Kullanıcıların İsimlerini Kullanın
Bir insan günde ortalama 3 bine yakın reklama maruz kalıyor. Bu reklamların bir kısmı günlük hayatta yer alırken önemli bir bölümü de sosyal medyada karşısına çıkıyor. Bu nedenle belli bir süre sonra kullanıcılar reklamlara ve tanıtımlara duyarsızlaşabiliyor. Oysa sosyal medyadan kat kat daha etkili olan mailing faaliyetlerinde e-posta gönderilen kullanıcının isminin yer alması, kişiye kendini özel hissettireceği için daha fazla dikkat çekecek ve ön plana çıkacaktır. Genel postalar yerine kullanıcının adıyla hitap edeceğiniz bir mailing ile yüksek geri dönüş oranı yakalayabilirsiniz.
– Kullanıcılar Hakkında Bilgi Edinin
Big Data yani Büyük Veri analizleri yaparak kullanıcıların e-ticaret sitenizde hangi ürünleri tercih ettiğini, sepetini inceleyerek tespit etmelisiniz. Ayrıca sepete attığı ancak daha sonra satın almaktan vazgeçtiği ürünler de kullanıcı hakkında yeterince bilgi sahibi olmanıza yardımcı olacaktır. Burada amaç, ilgi alanını ve beğenilerini tespit ederek kişiselleştirilmiş mailinglerde benzer ürün gruplarına ya da hizmetlere yer vermektir. Ayrıca üyelik bilgilerinde yaş, cinsiyet, iş, hobiler, yaşanılan yer gibi bilgiler isteyerek tüketiciye en doğru açıdan yaklaşmayı başarabilirsiniz.
– Alışkanlıklar ve Gönderim Zamanına Dikkat Edin
İnternetten alışveriş yapan ve aynı zamanda çalışan kullanıcılar üzerinde yapılan bir araştırmaya göre e-posta hesaplarının en sık kontrol edildiği saatler, sabah 9 ile öğlen 12 arası. Farklı e-ticaret sektörleri için zaman aralığı değişiklik gösterse de sabah saatleri e-postaların en sık kontrol edildiği zamanlar. Siz de e-posta pazarlamadan yararlanmak için özellikle bu saatleri tercih ederek ve elde ettiğiniz verilerden yola çıkarak sektörünüze en uygun saatleri takip ederek gönderimlerde bulunabilirsiniz. En iyi gönderim zamanını optimize etmek, kullanıcıların ilgisini çekecek ve geri dönüş oranını arttıracaktır.
– Mobil Uyumluluğu Yakalayın
Mobil kullanım alışkanlıklarını dikkate almak, e-ticaret firmaları için olmazsa olmazlar arasındadır. Yaklaşık 40 milyonluk internet kullanıcısının bulunduğu Türkiye’de e-postaların neredeyse %50’si akıllı telefon ve tablet gibi mobil cihazlardan kontrol ediliyor. Ancak gönderilen her 10 e-postadan sadece 1’inin mobil uyumlu olması, kullanıcıların ilgisinin yakalanamamasına neden oluyor. Bu nedenle mailing faaliyetlerinde mobil uyumluluk oldukça önemli.
– Sıkıcı Bir Dil Kullanmaktan Kaçının
Sadık müşteri kitlesi yaratmak için gereken en önemli noktalardan biri, kullanıcılar ile bağ kurabilmek. Bunu sağlamak için e-posta pazarlamadan yararlanmak da mümkün. Mailing hazırlarken standart ve otomatik oluşturulmuş algısı yaratacak bir dil kullanmak yerine markanız için oluşturacağınız ortak dili kullanabilirsiniz. Böylece kullanıcılar, doğrudan kendilerine hitap ettiğinizi düşüneceklerdir. Ayrıca bütün kullanıcılarınıza aynı içeriği yollamak yerine eğitim, yaş, ilgi alanları gibi gruplandırmalar yapmak ve her gruba farklı bir içerik hazırlamak, müşterilerle daha sıkı bir bağ kurmanıza yardımcı olabilir.
